Bir İnsanın Karakteri Nasıl Oluşur? Psikolojik Bir Analiz Bir insanın davranışlarını, tutumlarını ve seçimlerini gözlemlediğimizde, bu kişiyi tanımak için çoğu zaman yüzeyin ötesine geçmemiz gerektiğini fark ederiz. Psikolog olarak, insan davranışlarının ardındaki derin psikolojik süreçleri anlamak, bu kişinin geçmişini, çevresini ve içsel dünyasını keşfetmek demektir. Peki, bir insanın karakteri nasıl oluşur? Bu yazıda, bir bireyin karakterinin evrimini, bilişsel, duygusal ve sosyal psikoloji perspektifinden inceleyecek ve kendi içsel deneyimlerimize nasıl bir ışık tutabileceğimizi keşfedeceğiz. Bilişsel Psikoloji ve Karakter Oluşumu Bilişsel psikoloji, insanların düşünme, algılama ve bilgi işleme süreçlerini inceler. İnsan karakterinin oluşumunda, bireyin dünyayı nasıl algıladığı ve bu algılar doğrultusunda nasıl…
Yorum BırakÇerez ve Hikaye Yazılar
Kur’an-ı Kerim’de Hızır Var Mıdır? Kur’an-ı Kerim’de doğrudan adı geçmeyen Hızır, İslam inanç ve kültüründe önemli bir figürdür. Kehf Suresi’nde, Allah’ın rahmet ve ilim verdiği bir kuldan bahsedilir. Müfessirler, bu kişinin Hızır olduğunu kabul ederler. Ancak, Kur’an’da Hızır’ın adı açıkça geçmemektedir. Bu durum, Hızır’ın kimliği ve varlığı üzerine çeşitli yorumlara yol açmıştır. Hızır’ın Kehf Suresi’ndeki Rolü Kehf Suresi’nin 60-82. ayetlerinde, Hz. Musa ile birlikte yolculuk eden ve çeşitli olaylar yaşayan bir “kul”tan bahsedilir. Bu kişi, gemiyi delmek, bir çocuğu öldürmek ve yıkılmak üzere olan bir duvarı onarmak gibi eylemler gerçekleştirir. Hz. Musa, bu eylemleri sorgular; ancak “Ben sana benimle beraber…
8 YorumKur’an’da Sükûn Ne Demek? Felsefi Bir Perspektiften İnceleme Filozofik Bir Bakış: Sükûn’un Derin Anlamı Felsefeyi anlamak, insanın varoluşunu ve onun evrendeki yerini sorgulamakla başlar. Her şeyin bir anlamı, bir işlevi, bir amacı vardır. Kur’an’da geçen her kelime ve her kavram, bu bağlamda bir derinlik taşır. “Sükûn” kelimesi de, üzerinde düşündüğümüzde insanın içsel dünyasına dair önemli ipuçları sunar. Felsefi anlamda, sükûn yalnızca bir kelime olmanın ötesinde, insanın varoluşunu ve içsel huzurunu sorguladığı bir alanı temsil eder. Peki, “sükûn” nedir? Ve Kur’an’da ne anlama gelir? Felsefi bakış açısıyla, sükûn’un anlamını etik, epistemoloji ve ontoloji gibi üç temel felsefi perspektiften incelemek, kelimenin derinliğini…
Yorum BırakKiralık Araçta Sigara İçilir mi? Etik, Bilgi ve Varlık Üzerine Felsefi Bir Deneme Bir filozof olarak dünyayı yalnızca eylemlerimizle değil, bu eylemleri nasıl temellendirdiğimizle anlarım. “Kiralık araçta sigara içilir mi?” sorusu, yüzeyde gündelik bir davranış kuralını sorgular gibi görünür; oysa derininde insanın etik sorumluluğu, bilme biçimi ve varoluşsal ilişki kurma tarzı hakkında çok şey söyler. Sigara, bir alışkanlık olmanın ötesinde, özgürlüğün, keyfin ya da umursamazlığın sembolü olabilir. Kiralık araç ise mülkiyetin geçiciliğini temsil eder. Bu iki kavramın kesiştiği noktada, insanın etik bilinci sınanır. Etik Perspektif: Sorumluluk ve Başkasının Alanı Etik açıdan “kiralık araçta sigara içmek” meselesi, bir başkasına ait olan…
Yorum BırakHidrojenli Araçlar Nedir? Psikolojik Bir Mercekten Bakış Psikoloğun Meraklı Bakışı: İnsan Davranışları ve Çevreye Yönelik Değişim Bir psikolog olarak insan davranışlarını çözümlemeye çalışırken, her bir yenilik ya da teknolojik gelişim, insanların dünya ile olan ilişkisini nasıl dönüştürür, diye merak ederim. Günümüzün en heyecan verici gelişmelerinden biri de, sürdürülebilir bir geleceği vaat eden hidrojenli araçlar. Bu araçlar, çevreye duyarlı teknolojiler olarak hızla hayatımıza giriyor. Ancak, insan psikolojisi üzerine düşündüğümüzde, bu yeniliğin bireyler ve toplum üzerindeki etkilerini göz önünde bulundurmak da oldukça önemli. Hidrojenli araçlar, çevre dostu enerji çözümleri sunarak, gelecekteki ulaşım biçimlerine dair pek çok soru işareti oluşturuyor. Peki, bu değişim…
Yorum BırakHer Beyaz Leke Vitiligo mudur? Öğrenmenin Dönüştürücü Gücüyle Sağlığı Anlamak Bir eğitimci olarak her zaman inanırım: öğrenme yalnızca bilgi edinme değil, dünyayı yeniden anlamlandırma sürecidir. Bazen bir kitap, bazen bir sınıf deneyimi, bazen de bedenimizdeki küçük bir değişim bize öğrenmenin yeni bir yolunu açar. İşte ciltte beliren beyaz lekeler de bu anlamda birer öğrenme fırsatıdır. Onlar yalnızca biyolojik bir durum değil, insanın kendini tanıma ve anlamlandırma serüveninde önemli birer duraktır. Her beyaz leke vitiligo mudur? Bu sorunun yanıtını bulmak, yalnızca tıbbi bir bilgi arayışı değil; aynı zamanda bireyin öğrenme biçimlerini, toplumun algılarını ve bilginin nasıl yapılandırıldığını anlamayı gerektirir. Öğrenmenin Dönüştürücü…
Yorum BırakHemofili Hastaları Ameliyat Olabilir Mi? Bir Edebiyatçının Bakışı Kelimenin gücü, her zaman insanı dönüştürme potansiyeline sahip olmuştur. Edebiyat, kelimelerin ardında gizli olan derin anlamları keşfeder, insan ruhunun en karanlık köşelerine dokunur. Her hikaye bir soru sorar; her karakter bir varoluş mücadelesi verir. Hemofili hastalığı, tıpkı bir karakterin bedenindeki bir yara gibi, hem bedensel hem de ruhsal anlamda bir mücadeleyi simgeler. Peki, bir hemofili hastası, yaşamının bu dramatik sahnesinde ameliyat olabilir mi? Bu, sadece tıbbi bir soru değil, aynı zamanda insan olmanın, kırılganlığın ve cesaretin sınavıdır. Bir Karakterin Hikayesi: Bedensel Kırılganlık ve Ameliyatın Gölgesi Bir romanda, başkahramanın en büyük düşmanı, belki…
Yorum BırakKaynakların Sınırlılığı ve Ekonomik Tercihler Üzerine Bir Helva Hikâyesi Ekonomi biliminin temeli, sınırlı kaynaklarla sonsuz ihtiyaçlar arasındaki dengeyi aramaktır. Bir ekonomist için bu, yalnızca makro politikalarla ya da para arzıyla ilgili bir mesele değildir; aynı zamanda gündelik hayatın en sade tercihlerinde bile karşımıza çıkan bir denklem olarak var olur. Helva yapmak da tam bu noktada, bir “mikro ekonomi laboratuvarı” gibidir. Çünkü her helva, bir tercihin sonucudur: Un mu daha çok kullanılmalı, yoksa irmik mi? Şeker oranı mı artırılmalı, yoksa tereyağı mı ön plana çıkmalı? Helvacı Helva’nın Yöresel Kimliği ve Piyasa Dinamikleri Helvacı Helva, köken olarak Ege Bölgesi’ne, özellikle de İzmir…
Yorum BırakSözsüz Tiyatro Oyununa Ne Denir? Sessizliğin Sahnedeki En Komik Hâli Hiç kelime kullanılmadan yapılan bir tiyatro oyunu izlediniz mi? Oyuncular ağızlarını bile açmaz ama siz kahkahadan yerlere yatarsınız. Bazen gözünüzden yaş gelir, bazen sahnedeki bir bakış içinizde bir fırtına koparır. İşte o an, “sessizlik” konuşur. Evet dostlar… Konumuz “sözsüz tiyatro”, yani tiyatronun en büyüleyici, en absürt ve belki de en zor türlerinden biri. Hadi bakalım, bu sessizliğin altındaki gürültüyü birlikte keşfedelim! 🎭 Sessizliğin Adı: Pantomim Hemen en temel bilgiyi verelim: Sözsüz tiyatro oyununa “pantomim” ya da halk arasındaki adıyla “mim” denir. Oyuncular, kelimeler kullanmadan sadece beden hareketleri, yüz ifadeleri ve…
8 YorumKapı Sembolü Ne Anlama Gelir? Eşiğin Büyüsü, Geçişin Psikolojisi ve Geleceğin Kapıları Bir kapının önünde durduğunuz o anı hatırlayın: Eliniz tokmakta ya da kart okuyucuda, içeriden gelen loş bir ışık, belki de tanıdık bir kahve kokusu… Kalbiniz hafif hızlanır. Çünkü kapı sadece ahşap, metal ya da cam değildir; bir eşiktir. Dışarıyla içeriyi, bilinenle bilinmeyeni, “şimdi”yle “sonra”yı ayıran ince ama kudretli bir çizgi. İşte bu yazıda, “Kapı sembolü ne anlama gelir?” sorusunu birlikte kurcalayacağız. Mitlerden akıllı evlere, psikolojiden kuantum kapılarına kadar—gelin, eşiğin diliyle tanışalım. Kökenler: Mitlerde, Ritüellerde ve Gündelik İnançlarda Kapı Kapı, insanlık tarihi kadar eski bir arketip. Antik dünyada şehir…
Yorum Bırak